Markanın Kullanılmamasında Haklı Neden Kavramı ve Haklı Neden Sayılan Haller
1- Markanın Kullanılmaması ve Sonuçları
Daha önceki yazımızda anlatıldığı üzere, markanın 5 yıl ciddi biçimde kullanılmaması markanın iptali sebebini oluşturur. Bunun yanında üçüncü kişilerin marka başvurularına itirazlara karşı cevapta kullanım ispatı talep edilmişse, markanın kullanıldığının ispat edilmesi gerekir. Bu iki müessesinin istisnasını oluşturan “haklı nedenle kullanmama” kavramının kapsamı önem arz eder. Zira marka haklı nedenle kullanılmıyor ise iptaline karar verilemeyeceği gibi kullanım ispatı talebinin de reddi yoluna gidilmesi gerekir. Bu yazımızda hangi hallerin haklı nedenle kullanmama sayılacağı incelenecektir.
2- Markanın Haklı Nedenle Kullanılmaması ve Haklı Neden Sayılan Haller
2.1. Markanın Kullanılmamasında Haklı Neden Sayılan Haller
Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından yayımlanan Kullanım İspatı Kılavuzu’nda “haklı nedenle kullanmama” hakkında genel çerçeve çizilmiş ve hangi hallerin haklı neden sayılıp sayılmayacağı hakkında genel açıklamalara yer verilmiştir. Buna göre, marka hukukuna etkisi bulunan her kesimin kabulünde olduğu üzere mücbir sebepler olarak adlandırılan i. savaş, ii. ekonomik krizler, iii. doğal afetler, iv. gümrük mevzuatındaki değişiklikler, v. ithalat kısıtlamaları ve vi. Ambargolar markanın kullanılmaması noktasında haklı nedene örnek olarak gösterilebilir.
2.2. Marka Sahibinin İradesinin Dışında Ciddi Sebepler Olmalıdır
Markanın kullanılmamasında haklı neden olarak gösterilebilecek gerekçeler yalnızca mücbir sebepler olarak değerlendirilmemelidir. Öğretide de kabul edildiği üzere, marka sahibinin iradesinin dışında kalan, her türlü çabayı sarf etmesine rağmen markayı kullanmasına engel olan fiili ve/veya hukuki engeller, haklı neden sayılır. Somut olayın özelliklerine göre, marka sahibinin kendi kusurundan kaynaklanmayan nedenlerle üretimin veya satışın idari bir kararla engellenmesi veya yasaklanması da haklı neden teşkil edebilecektir. Örnek minvalinde; mevzuata aykırı bir eksiklik veya kusuru bulunmadığı halde; Sağlık Bakanlığı’ndan gerekli izinleri alamadığı için üretim tesisi mühürlenen veya Belediye tarafından ruhsatı iptal edilen fakat daha sonra açılan idari dava ile idarenin ilgili kararı iptal edilen marka sahibinin bu süreçte markayı kullanamaması kendi kusurundan kaynaklanmamaktadır. İdarenin hatalı bir kararına dayalı olarak markasını kullanması hukuken imkansızlaşmıştır kanaatindeyiz.
2.3. Haklı Neden Sayılmayan Haller ve Tartışmalı Konular
Kılavuz’da da açıklandığı üzere; mali problemler nedeniyle üretime ara verilmesi, şirketin faaliyetlerine son vermesi, iflas etmesi, işletme sahibinin vefat etmesi gibi nedenler haklı neden teşkil etmeyecektir. Somut olaya özgü olarak, konkordato mühleti verilmesinin haklı neden teşkil edip etmeyeceğinin tartışılması gerir.
2.4. İnhisari veya İnhisari Olmayan Lisans Sözleşmesi Uyarınca Kullanmama
İnhisari olmayan lisans sözleşmesi ile lisans veren, markayı kullanma hakkı olmasına rağmen kullanmaz ise inhisari olmayan lisans sahibinin kullanımlarının “ciddi kullanım” olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği açıklığa kavuşturulmalıdır. Sınai Mülkiyet Kanunu madde 9/3 uyarınca lisans sahibi tarafından gerçekleştirilen kullanımlar da markanın kullanılması anlamına gelmektedir. Bu nedenle marka sahibinin markayı kullanmadığından söz edilemez. Fakat inhisari olmayan lisans sözleşmesine rağmen lisans alan tarafından marka fiilen kullanılmıyor ise bu kez marka sahibinin markayı kullanıp kullanmadığı araştırılacaktır. Marka sahibi de markasını kullanmıyorsa, lisans verildiği savunması haklı neden olarak sürülemeyecektir. İnhisari lisans sözleşmelerinde ise marka sahibinin markayı kullanma hakkı olmadığından, lisans alan tarafından marka kullanılmıyorsa “haklı neden” kavramının gündeme gelmesi gerektiği kanaatindeyiz. Fakat TürkPatent farklı görüştedir. Kılavuz’da da açıklandığı üzere TürkPatent; inhisari sözleşmeye rağmen lisans alanın markayı kullanmaması halinde, marka sahibinin basiretli davranıp sözleşmeyi feshetmesi ve markayı kullanması gerektiği görüşündedir. Bu görüşe katılmadığımızı, marka sahibine böyle bir yükümlülük yüklenemeyeceği görüşündeyiz. Zira ekonomik çerçevede, rakiplerin markasını devralamayan teşebbüslerin, inhisari sözleşme ile rakiplerini piyasa dışına itme yoluna gitmesi her zaman mümkün olmalıdır.
Sonuç Olarak
Kural olarak markanın kullanılması zorunludur. Marka 5 yıl kullanılmaz ise ilgililer tarafından iptali istenebilecektir. Ayrıca kullanılmayan marka, benzerlik nedeniyle yayıma itirazda da itirazın reddine sebep olacaktır. Bu kuralların istisnasını “haklı nedenle kullanmama” kavramı teşkil eder. Hangi hallerin haklı neden sayılacağı gerek Yargıtay uygulamalarında gerekse TürkPatent uygulamalarında şekillenmektedir. Buna göre marka sahibinin elinde olmayan imkanlarla ve özellikle her türlü tedbiri almasına rağmen engel olunamayan fiili ve hukuki nedenlerle markanın kullanılamaması haklı neden teşkil eder ve markanın iptaline karar verilemeyeceği gibi, yayıma itirazın da reddine karar verilemez.
Daha fazla bilgi, marka tescili ve marka danışmanlığı için Whatsapp hattımızdan veya mail yoluyla bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz. 13.07.2021