Taklit Ürün Satışı Nedeniyle Marka Suçu: İşyerinde Arama Yapılmadan Ceza Verilebilir Mi?

 

Yargıtay 19. Ceza Dairesi’nin 16.06.2021 tarihli, 2020/6708 E. - 2021/6735 K. sayılı kararında:

“Tescilli bir markanın iktibas veya iltibas yolu ile taklit edilip edilmediğinin tespiti açısından ise; sanıktan ele geçirilen taklit ürünün, varsa ve elde edilmesi olanaklı ise orijinal ürünün, olanaklı olmaması halinde ise, Türk Patent ve Marka Kurumundan getirtilecek marka tescil belgelerinin renkli ve onaylı suretleri ile karşılaştırmayı sağlayacak fotoğrafların elde edilerek dosyaya eklenmesi ve bu şekilde bilirkişi raporu ve bu rapora dayanak olan hükmün temyiz denetimine sunulması gerekmektedir.

Somut olayda ise; sanığın katılan adına tescilli markaları taklit ederek satışa arz ettiği iddia edilmişse de; sanık savunmasında suçlamayı reddederek katılan tarafından ibraz edilen ürünün kendi iş yerinden satın alınmadığını beyan etmiştir ve sanığın iş yerinde arama yapılmadığından taklit ürün de ele geçirilmediği anlaşılmaktadır. Bu açıklamalar ışığında sanığın, üzerlerinde katılan firma adına tescilli markanın iktibas veya iltibas yolu ile taklit edilerek üretilmiş ürünleri sattığına dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delilin bulunmadığı gözetilerek şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince beraatine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi..”

 

Yargıtay 19. Ceza Dairesi’nin 15.04.2021 tarihli, 2020/6579 E. - 2021/4469 K. sayılı kararında:

“Somut olayda ise; sanığın şikayetçi .. TİCARET VE NAKLİYAT A. Ş.’ye ait mavi renkli kömür torbaları üzerindeki tescilli amblemi taklit ederek ve rengini yeşile boyayarak oluşturduğu kömür torbalarının içerisine kömür doldurarak piyasaya sürdüğü iddia edilmişse de; davanın konusu olan ve taklit markalı olduğu iddia edilen kömür torbaları incelenmediği gibi bu torbaların dosya kapsamında delil olarak muhafaza da edilmediği anlaşılmaktadır. Bu açıklamalar ışığında sanığın, üzerlerinde katılan firma adına tescilli markanın iktibas veya iltibas yolu ile taklit edilerek üretilmiş kömür torbaları içerisine kömür doldurup sattığına dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delilin bulunmadığı gözetilerek şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince beraatine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,”

Sonuç Olarak

SMK 30/1 hükmüne göre marka hakkına tecavüz suçu nedeniyle sanık hakkında cezaya hükmedilebilmesinin temel şartı, suçun işlendiğinin her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delillerle ispatlanması zorunluluğudur. Bu zorunluluğun yerine getirilebilmesinin önkoşulu ile fail tarafından satıldığı iddia olunan ürünlere el konulması, dosya içerisinde muhafaza edilmesi ve bunun için failin işyerinde usulüne uygun arama yapılmasıdır. Failin işyerinde arama yapılmadan şikayetçi tarafından satıldığı iddia edilen ürünün fişi/fişlerine dayalı olarak hüküm kurulması mümkün olmayıp, sadece şikayetçinin elindeki fişin delil niteliği itibariyle iltibas veya iktibas yoluyla marka hakkına tecavüz ederek ürün satışı gerçekleştirildiğinin ispatına elverişli kabul edilmesi doğru değildir.

Daha fazla bilgi, marka tescili ve marka danışmanlığı için Whatsapp hattımızdan veya mail yoluyla bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz. 15.10.2021

Ecenur Tuncel Uyanık

Av. Ecenur Tuncel Uyanık

Yazar, İzmir Barosu'na kayıtlı Avukat olup, aynı zamanda Türk Patent ve Marka Kurumu'na kayıtlı yetkili Marka Vekilidir. Marka Hukuku alanında çalışmalarını yoğunlaştırmıştır.