Marka Lisans Sözleşmesinin Marka Siciline Tescili ve Tescilin Önemi

 

1- Marka Lisans Sözleşmesinin Sicile Tescilinin Önemi

İnhisari marka lisans sözleşmesi ile inhisari olmayan marka lisans sözleşmesinin detaylarını şu yazımızda incelemiştik. İnhisari olsun veya olmasın, marka lisans sözleşmesinin tarafı olan ve lisans alan kişinin bu sözleşme gereğince birtakım yatırımlar yapacağı ve maliyetler yükleneceği doğal sürecin gereğidir. En az bütçeli senaryoda bile, bir işyeri kiralanacak, burada birtakım düzenlemeler ve masraflar (bunlar çoğu kez marka sahibinin talepleri ile yürütülecek masraflı tadilatlar) yapılacaktır. Ne var ki lisans sözleşmesine güvenilerek yapılan bu masraf ve yatırımların, marka sahibi tarafından markanın üçüncü bir kişiye satılması yolu ile boşa çıkarılması ihtimali her zaman karşıda beklemektedir.

1.1. Sicile Tescilli Olmayan Lisans Sözleşmesinin Geçerliliği

Marka lisans sözleşmesi inhisari olsun veya olmasın, adi yazılı şekilde yapılmakla geçerli bir sözleşme olarak kurulmuş olur. Sözleşmenin noterlikçe onaylanması ya da sicile tescil edilmesi onun geçerliliğini etkilemez. Fakat sözleşme geçerli olsa da kural olarak üçüncü kişileri bağlamaz. Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 148/5 fıkrası şöyle düzenlenmiştir: “sicile kaydedilmeyen hukuki işlemlerden doğan haklar iyiniyetli üçüncü kişilere karşı ileri sürülemez.”

Bu düzenlemeye göre marka lisans sözleşmesi sicile tescile edilmemiş ve marka sahibi, markasını üçüncü bir kişiye satmış ve devretmişse, lisans sözleşmesi uyarınca lisans alanın yatırımları boşa gidebilecek ve markanın yeni sahibi tarafından markanın kullanımına son verilmesi talep edilebilecektir. Gerçekten de lisans sözleşmesinin tarafı olan ve çeşitli yatırımlar yapan lisans alan; sözleşmeyi marka siciline tescil ettirmemişse, “sözleşmelerin nisbiliği ilkesi” ile tanışacak ve sözleşmeden kaynaklanan haklarını markayı devralan yeni malike karşı ileri süremeyecektir. Her ne kadar sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle önceki marka sahibine karşı tazminat davası açma imkanı mümkün olacak ise de yatırımların ve bunlardan beklentilerin boşa gitmesini engellemenin yolu sicile tescilden geçer.

1.2. Marka Lisans Sözleşmesinin Sicile Tescili

Marka lisans sözleşmesinin sicile tescili halinde, marka üçüncü kişilere devredilmiş olsa bile, lisans sözleşmesi markayı devralan üçüncü kişiyi bağlar. Sözleşmenin tarafı artık, markayı devralan kişi olur.

Marka lisans sözleşmesinin sicile kaydedilmesi için TPMK’ya sistem üzerinden başvuru yapılması gerekli olup, Kurum’a sunulması gereken belgeler şöyledir:

“a) Lisansa konu markanın tescil numarası ile marka adının yer aldığı talep formu.

b) Lisans alan ve verenin imza ve beyanlarını, lisansa konu olan mal veya hizmetleri, marka tescil numarasını, marka adını ve varsa lisans bedeli ve lisans süresini belirtir lisans sözleşmesi, lisans sözleşmesinin yabancı dilde olması halinde ilaveten yeminli tercüman tarafından onaylanmış Türkçe tercümesi.

c) Ücretin ödendiğini gösterir bilgi.”

Marka lisans sözleşmesinin sicile tescili için ödenmesi gereken ücret; 2021 yılı için 975,00 TL’dir. Ayrıca lisans sözleşmesinin süresinin dolması halinde, yenileme işlemi yapılacaksa, bu işlem de aynı ücrete tabiidir.

1.3. Marka Lisans Sözleşmesinin Tescili Talebini Kim Yapar?

Uygulamadaki sorunlardan biri de marka lisans sözleşmesi ile lisans alanın, marka lisans sözleşmesini sicile tescil yetkisinin bulunmamasıdır. Sözleşmenin sicile tescil işlemini, başvuru sistemi gereği marka sahibi veya onun vekili yapmalıdır. Lisans alanın başvuru yapmasına, sistem izin vermemektedir. Marka lisans sözleşmesinde, sözleşmenin sicile tescil edileceği hususunun düzenlenmesi ve hatta bu alanda lisans alana yetki verilmesi bu bakımdan önem arz etmektedir. Lisans alan, sözleşme ile tescile yetkili kılınmış olmasına rağmen tescil işlemini yapamamış ise tescile zorlama davası açarak, lisans verenin sözleşmeyi tescil ettirmesini sağlayabilir.

2- Marka Tescil Başvuruları Lisans Başvurusuna Konu Edilebilir Mi?

Marka lisans sözleşmelerine konu edilecek, diğer bir deyişle, lisans verilecek markanın sicile tescilli olması zorunluluğu konusunda öğretide farklı görüşler bulunmaktadır. Sınai Mülkiyet Kanunu madde 24 gereği yalnızca sicile tescilli markalar lisans sözleşmesine konu edilebilir. Aynı şekilde Uygulama Yönetmeliği de tescil numarasının sözleşmede gösterilmesi zorunluluğu aramaktadır. Bu düzenlemelere göre başvurusu yapılmış ve fakat henüz tescil edilmemiş bir markanın sicile tescile mümkün görünmemektedir. Fakat Kanunun 148/8 fıkrası: “Bu maddede yer alan hükümler, sınai mülkiyet hakkı başvurularında da uygulanır.” Şeklindeki düzenlemesi ile karışıklığa mahal vermektedir. Düzenleme ile “marka başvurusu” yapılmış markaların da lisans verilebileceği izlenimi yaratmaktadır. Öğretide kabul edilen baskın görüş marka başvurularının da lisans sözleşmesine konu edilebileceği yönündedir. Uygulamada da TPMK başvuru sayfasında marka tescil numarası değil, marka başvuru numarası bilgisi girilerek işlem yapılabilmektedir.

Sonuç Olarak

Marka lisans sözleşmesinin marka siciline tescili, lisans alanın haklarının korunması ve yatırımlarının risk altına girmemesi bakımından değerlidir. Marka sahibi, lisans sözleşmesinin varlığına rağmen markasını üçüncü kişiye devreder ise lisans sözleşmesi artık yeni marka sahibini bağlamayacağından, lisans alanın kullanımlarının sonlandırılmasını talep edebilecektir. Bu nedenle marka lisans sahiplerinin, bu haklarını üçüncü kişilere karşı ileri sürebilmesi için sözleşmeyi sicile tescil ettirmeleri gerekir. Bu noktada, sözleşmede tescil şartı, tescil yetkisi gibi hususların düzenlenmesi de önem arz edecektir.

Daha fazla bilgi, marka tescili ve marka danışmanlığı için Whatsapp hattımızdan veya mail yoluyla bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz. 11.07.2021

Ecenur Tuncel Uyanık

Av. Ecenur Tuncel Uyanık

Yazar, İzmir Barosu'na kayıtlı Avukat olup, aynı zamanda Türk Patent ve Marka Kurumu'na kayıtlı yetkili Marka Vekilidir. Marka Hukuku alanında çalışmalarını yoğunlaştırmıştır.